Bakan Arslan, Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu (BTK) konferans salonunda düzenlenen "Siber Yıldız" ödül töreninde yaptığı konuşmada, bilgi ve iletişim teknolojilerinin ulaştığı noktaya işaret ederek, internet ve mobil iletişimin hayatın başrolünde olduğunu söyledi.
Kişisel, kurumsal ve toplumsal belleğin neredeyse tamamen sanal ortama bağımlı duruma geldiğini dile getiren Arslan, "İnternet olmadan iş yapamıyoruz, adım atamıyoruz. Bu açıdan bakıldığında bilgi ve iletişim teknolojilerinin insan ve toplum yaşamının olmazsa olmazı haline geldiğini görüyoruz. Bu gelişmeler, emek, kaynak ve zaman tasarrufu ile mekana bağlılıktan kurtulma başta olmak üzere pek çok da fayda getirdi. Bu gelişmeleri tabii ki bilgi toplumu olma yolunda önemli adımlar olarak değerlendiriyoruz." dedi.
Bilgi ve iletişim teknolojilerinin sunduğu, hayatı ve işleri kolaylaştıran imkanların, kötü niyetli kişiler, yabancı istihbarat ve terör örgütlerine virüs, solucan, truva atı, hizmet dışı bırakma saldırıları (DDoS), köle bilgisayar ağları gibi araçlar yoluyla, sistemlere zarar verebilme, sistemde bulunan bilgilere erişebilme, bu bilgileri çalabilme, değiştirebilme ve silebilme gibi dezavantajlar da sunduğunu belirten Arslan, "Yani oyun karmaşıklaştıkça rakip de karmaşıklaşıyor. Bu nedenle hayatın her alanında olduğu gibi savaşlarda da sanal dünyada da asimetrik kart diye bir şey hayatımıza girdi." diye konuştu.
Enerji, bankacılık ve finans, ulaşım ve iletişim altyapılarına zarar vermeyi hedefleyen bilinçli organize saldırıların ilk ve yoğunluklu olarak internet aracılığıyla gerçekleştirildiğini anlatan Arslan, maliyeti düşük siber saldırıların tahribatının çok daha büyük olabildiğini kaydetti.
Dünyanın en büyük teknoloji firmalarından birinin yaptığı araştırmaya göre, siber saldırıların dünyaya maliyetinin yılda 500 milyar doların üzerinde olduğuna dikkati çeken Arslan, "Hatta daha birkaç ay önce ABD’nin doğu yakasını hedef alan ve çok sayıda popüler internet sitesine erişimi engelleyen tek bir siber saldırının maliyetinin 7 milyar doları bulduğu açıklandı. Bu durum siber güvenlik konularının ne kadar önemli olduğunu ve ulusal olduğu kadar uluslararası düzeyde de yaklaşılması gerektiğini ortaya koymaktadır." değerlendirmesinde bulundu.
"En fazla siber saldırı alan ülkelerden biri Türkiye"
Dünyada en fazla siber saldırı alan ülkelerden biri olan Türkiye'nin, siber korsanlar tarafından ele geçirilen bilgisayar oranında dünya 4'üncüsü olduğunu aktaran Arslan, bir araştırmaya göre de, Türkiye’deki bilgisayarların yüzde 45’inin siber saldırıya uğradığını söyledi.
Arslan, 2016'da fiziksel olduğu gibi siber dünyada da Türkiye’ye yönelik iç ve dış saldırıların arttığını vurgulayarak, belirli büyüklüğün üstündeki hizmet dışı bırakma saldırısının 2014'te 209 iken 2015'te 7 kat artarak bin 477’ye, 2016'da ise 6 kat daha artarak 8 bin 560’a çıktığını kaydetti.
Yapılan hizmet engelleme saldırılarının 15 Temmuz’dan ağustos ayı sonlarına kadar olan süreçte her hafta artış gösterdiğini ifade eden Arslan, şöyle konuştu:
"Hükümet olarak yaptığımız çalışmalar sonucunda siber güvenlik konusuna verdiğimiz önemin sonuçlarını bu süreçte aldık ve çok az bir etkiyle bu saldırıları atlattık. Sayın Başbakanımızın bakanlığı döneminden itibaren altyapı yatırımlarıyla siber güvenlik konusuna önemli yatırımlar yapıldı ve düzenlemeler çıkarıldı. Bu konunun, Milli Güvenlik Kurulunda değerlendirilen ve izlenen en önemli konulardan biri haline gelmesi önemli bir gösterge."
Arslan, siber güvenlik konusunda yapılan çalışmalar hakkında bilgi vererek, 2015'te 392 kurumda kurulan Siber Olaylara Müdahale Merkezleri (SOME) sayısının bugün itibarıyla 550’ye ulaştığını anlattı.
Geleneksel savaş, terör eylemleri, karşı istihbarat faaliyetlerinin artık siber dünyanın kurallarına göre gerçekleştiğine dikkati çeken Arslan, bu nedenle birçok ülkenin, özel siber ordular kurduğunu bildirdi.
Siber Kapasite Artırımı Programı çerçevesinde düzenlenen “Siber Yıldız Yarışması"na 27 binin üzerinde başvuru geldiğini ve 20 Ocak’taki yarışmanın kıran kırana mücadeleyle geçtiğini ifade eden Arslan, siber mücadele ordusunun kamu-özel sektör ortaklığıyla kurulması gerektiğini kaydetti.
Arslan, 15 Temmuz'da milletin, 100 sene önceki ruhla aynen devam ettiğini gösterdiğini dile getirerek, "Bakın FETÖ 15 Temmuz'da müdahale yaptı ama 40 yıllık sinsi planın ürünüydü. Karşınıza düşman, ne zaman çıkacak belli olmaz. Bu mücadele hep olacak. Bu kadar önemli ve kıymetli bir coğrafyada var oldukça, güçlü olmak zorundayız. Biz güçlü oldukça bizimle rekabet etmek isteyenler, bize müdahale etmek isteyenler, bizi zayıf düşürmek isteyenler hep olacak. Siber olaylarla mücadelede de dünden çok iyiyiz, yarın da çok daha iyi ve güçlü olmak zorundayız." değerlendirmesinde bulundu.
Konuşmaların ardından Bakan Arslan tarafından "Siber Yıldız" yarışmasında dereceye girenlere ödülleri verildi.