Bakan Turhan, Sirkeci Tren Garı'nda Sosyal Kooperatif Eğitim ve Tanıtım Treni İlkbahar Seferi Uğurlama Töreni'nde yaptığı konuşmada, küresel düzeyde her alanda etki ve iddia sahibi bir ülke haline gelen Türkiye’nin, sosyal sorumluluk anlayışından yoksun bir şekilde geleceğe sağlıklı yürümesinin mümkün olmadığını, bu trenin işte bu anlayışın bir ürünü olduğunu söyledi.
Sosyal kooperatiflerin özellikle dezavantajlı grupların çalışma hayatına entegrasyonunun sağlanması gibi toplumsal sorunlara çözüm üretmeyi hedeflediğini belirten Turhan, amaçlarının göçmenler, bağımlılar, engelliler ve eski hükümlüler gibi dezavantajlı durumda olan vatandaşların üretim sürecine katılımlarını sağlamak olduğunu kaydetti.
Bu vatandaşların istihdam edilmeleri, ortak ihtiyaçlarının temini gibi konularda farkındalığın artırılmasının da önemli amaçlar arasında yer aldığını ifade eden Turhan, şunları söyledi:
"Bizim için asıl olan insanımızdır. İnsanımızın huzuru, refahı, gönül ve fikir zenginliğidir. Bu nedenle bu projeyi önemsiyoruz ve her türlü desteği veriyoruz. Bu nedenle Avrupa ile Asya'yı Yüksek Hızlı Tren ile birleştiriyoruz. 'Gidemediğin yer senin değildir' deyip ülkemizin her köşesini yollarla, alt yapı yatırımlarıyla donatıyoruz. İlk yolculuğunu ekim ayında tamamlayan trenimiz uğradığı 10 ilde sosyal kooperatif alanında önemli çalışmalara imza attı. Şimdi ikinci yolculuğuna çıkacak ve İstanbul, Ankara, Kayseri, Sivas, Malatya, Gaziantep, Hatay ve Adana illerinde çalışmalarını yürütecek. Daha adaletli gelir dağılımı, bölgesel farklılıklarının azaltılması, cinsiyet ayrımının azalması ve sosyal dışlanmanın asgariye indirilmesi çalışılacak konu başlıkları arasında dikkati çekiyor. Gaziantep ve Hatay'da mülteci kampları da ziyaret edilerek buradaki çocuk ve genç gruplara yönelik bir takım etkinlikler gerçekleştirilecektir. Bu çalışmaların ülkemizdeki sosyal kooperatifçilik anlayışının yer etmesine katkı sağlayacağı inancındayım."
"81 milyon vatandaşımız bu konuda duyarlı olmalı"
Turhan, 81 milyon vatandaşın bu konuda duyarlı olması gerektiğini vurgulayarak, imkan sağlamak, öncü olmak ve yol göstermenin kendilerinin görevi olduğunu ancak insanı merkeze alan her türlü çalışmanın yine insan üzerinden yürütüleceğini ve bu şekilde sağlıklı hayat bulacağını dile getirdi.
Aşık Veysel'in “Beni hor görme kardeşim, sen altınsın, ben tunç muyum? Aynı vardan var olmuşuz, sen gümüşsün ben sac mıyım?" dizelerini anımsatan Bakan Turhan, "Bu hayatta herkesin yeni fırsatlara ve bunlara en kolay yoldan ulaşmaya hakkı var. Bu nedenle bu anlamlı projenin içerisinde etkin bir şekilde paydaş olarak yer almak bizim için ayrı bir mutluluk." dedi.
Turhan, bu trenin 1 jeneratör vagonu, 2 adet yataklı vagon, 1 adet yemekli vagon ve 1 sergi vagonundan müteşekkil olduğunu, sadece bir ulaşım aracı, bir tren olmanın ötesinde de manalar barındırdığını ifade ederek, vardığı yerlerde yeni hayatları, yeni yaşamları filizlendireceğine inandığını kaydetti.
Bakan Turhan, proje kapsamındaki çalışmaların, sosyal kooperatifçilik alanında bundan sonra yapılacak faaliyetlere ışık tutmasını temenni etti.